8.6.2018

BB 16/18

Siyasetçiye Yönelik Eleştiri İçin Tazminata Hükmedilmesi Nedeniyle İfade Özgürlüğünün İhlal Edilmesi

Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü 23/5/2018 tarihinde, Eyüp Hanoğlu (B. No: 2015/13431) başvurusunda Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir.

Olaylar

Kürtaj konusunun kamuoyunda tartışıldığı günlerde, dönemin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Melih Gökçek, Twitter üzerinden bir kadına "Sen çok mu kürtaj yaptırdın. Bu kadar bağırmanın nedeni bu mu?" şeklinde doğrudan mesaj (DM) atmıştır. Söz konusu kadın, kendi Twitter hesabından anılan mesajı herkes tarafından görülecek şekilde paylaşmıştır.

Bu paylaşım üzerine Twitter'da "EdepsizsinMelihGökçek" ve "TerbiyesizsinMelihGökçek" isimli konu başlıkları (hashtag) açılmıştır.  Başvurucu da Twitter hesabından "#EdepsizsinMelihGokcek”başlığıyla bir paylaşım yapmıştır.

Davacı olan Gökçek, başvurucunun paylaşımında "edepsiz" ifadesini kullandığını, çok sayıdaki takipçisi tarafından görülen bu ifade nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını ileri sürerek manevi tazminat davası açmıştır.

Mahkeme hakaret eyleminin gerçekleştiği kanaatine varmış ve manevi tazminata hükmetmiştir. Başvurucunun temyiz talebi temyize konu olan tutarın ilgili Kanun'da öngörülen düzeye ulaşmadığı gerekçesiyle Yargıtayca reddedilmiştir.

İddialar

Başvurucu; bir siyasetçiye yönelik eleştiri mahiyetindeki paylaşımlarından dolayı aleyhine tazminata hükmedilmesi nedeniyle ifade özgürlüğünün ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

Mahkemenin Değerlendirmesi

Anayasa Mahkemesi; siyasetçilerin, kamuoyunca tanınan kişilerin ve kamusal yetki kullanan görevlilerin gördükleri işlev nedeniyle daha fazla eleştiriye katlanmak durumunda olduklarını ve bunlara yönelik eleştirinin sınırlarının çok daha geniş olduğunu her zaman vurgulamıştır.

Başvuru konusu olaydaki paylaşım kamuoyu tarafından tanınan bir siyasetçiye yönelik olduğu için kabul edilebilir eleştiri sınırları, sıradan bir kimse ile karşılaştırıldığında daha geniştir. Bu sebeple eldeki başvuruya konu olayın taraflarından biri olan davacının kendisine yönelik eleştirilere sıradan insanlara göre daha fazla hoşgörü göstermesi gerekir.

Başvuru konusu olayın şartları ve arka planı dikkate alındığında başvurucu tarafından yapılan paylaşım ve paylaşımda kullanılan ifadeler olgusal bir temele sahiptir. Başvurucu, paylaşımıyla davacının paylaşımına yönelik eleştirilerini ifade etmiştir.

İlk derece mahkemesi tarafından yapılan değerlendirmelerde başvurucunun paylaşımı olayın koşulları gözetilmeksizin değerlendirme konusu yapılmıştır. Bu sebeple başvurucunun tazminat ödemesi bakımından ileri sürülen gerekçeler, başvurucunun ifade özgürlüğü hakkına yapılan müdahale için ilgili ve yeterli bir gerekçelendirme sayılamaz.

Açıklanan gerekçelerle Anayasa Mahkemesi Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiştir.

Bu basın duyurusu Genel Sekreterlik tarafından kamuoyunu bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup bağlayıcı değildir.